• 7.788
Anasayfa
Sağlık Pandemi İzolasyon Nedir? Karantina Nedir?

Pandemi İzolasyon Nedir? Karantina Nedir?

       0   ADMİN      ADMİN
Pandemi İzolasyon Nedir? Karantina Nedir?

Karantina nedir? Karantinaya kimler alınır? Karantina süresi ne kadar? İzolasyon süreci nasıl geçer? İspanyol gribi nedir? Virüs semptomlarını yaşıyorsanız, belirtileriniz hafif geçiyor ise kendinizi diğer kişilerden uzak tutmalısınız. Bunu semptomları hafif atlatırsanız kendiniz evde gerçekleştirin, ağır yaşıyorsanız sağlık kuruluşuna başvurunuz. Bu yazımızda Covid-19 (koronavirüs) izolasyon sürecinde bahsedeceğiz. Hamilelikte covid-19 geçirmek bebeğe geçer mi? gibi birçok gebelikte koronavirüs geçirme tehlikelerini anlatacağız.

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Karantina yada izolasyon sürecinin amacı, hasta bireylerin başkaları ile temas emesini engellemek ve hastalığın bulaş riskini engellemek adına ayrı bir yerde tutulması demektir. Karantina, latince anlamıyla kırk demektir. Eskiden gemilerin limana yanaşmasıyla beraber, gemi grubunun herhangi bir hastalık kapmamak için 40 gün boyunca bekletilmeleri sonucunda karantina kelimesi ortaya çıkmıştır. Günümüzde karantina kelimesi; değişik hastalıklara karşı da kullanılmaktadır. Örnek verecek olursak, yeni Covid-19 enfeksiyonu (Koronavirüs) kuluçka süresi 14 gün olarak yaşanmaktadır.

Yeni koronavirüs hastalığı semptomları yaşayan bireylerin 14 gün süreyle izolasyon edilmesi yada karantinaya alınarak diğer kişilerden ayrı tutulması gerekmektedir. Covid-19 şüphesi olan bireyler ölümcül bir risk taşımıyor ise, evlerinde izolasyon sürecine girebilir. Eğer şüphelenilen bireyler evlerinde ki diğer kişilerle temaslarını kesebilecekler ise, izolasyonun hastanede yapılması gerekmemektedir. Birey evinde de izolasyon sürecini yada kendi kendine ev ortamında karantina yapabilir.

Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın İspanyol Gribiyle Farkı Nedir?

İspanyol gribi nedir? İlk olarak sizlere İspanyol grinin ne olduğunu anlatmamız gerekiyor. Kafanızı karıştımadan kısaca anlatacak olursak; Birinci Dünya Savaşı döneminde yaşanmış bir pandemi dönemidir. O yıllara göre, bugünün sağlık koşulları oldukça birbirinden farklıdır. Dönem koşulları da göz önünde bulundurulduğu zaman, İspanyol Gribi bulaşma yolları tam anlaşılamamıştır, dolayısıyla koruyucu önlemlerin alınamadığı ve yoğun bakım ünitelerindeki destek tedavilerinin iyi bir şekilde uygulanmadığı yıllarda yaşanmış bir pandemi sürecidir. Bu sebeple İspanyol Gribi adı ile bilinen, o süreçte yalanılan bu pandemi sürecindeden dolayı Birinci Dünya Savaşı’nda savaşta doğrudan ölen insanlardan daha fazla insanın İspanyol gribi hastalıktan öldüğü bilinmektedir.

Günümüz de bilimsel gelişmelerinin bilindiği üzere tıbbi bakım olanakları ve önlemleri mevcuttur. Koronavirüs  (COVİD-19) yaşanmaması bizlerin elindedir. Önemli olan konu bulaşma halkasını mümkün olduğu kadar en aza indirmek ve toplumun büyük bir kısmının enfekte olmasını önlemektir.

Kişilerin tavsiye edilen kurallara uyarak kendilerini olabildiğince virüsten koruması hastanelerin ve sağlık sisteminin hasta yükünü arttırmamak açısından oldukça önemli rol oynamaktadır. Bu sayede sağlık kurumları ve sağlık uzmanlarını tıbbi bakıma daha çok ihtiyaç duyabilecek, risk grubunda yer alan hastalara daha iyi bakım fırsatı verme, hastalığın sebep olacağı kayıpları olabildiğince e aza indirmektir. Alınmaya çalışılan bütün tedbirler bulaş zincirini mümkün olabildiğince yok ederek toplum içerisinde bulaşma oranını indirmeye yöneliktir.

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Sepsis ve Septik Şok Covid-19‘un Bir Sonucu Olabilir!

Septik şok, çok yaygın olmasına rağmen bireyler tarafından bilinmemekte ve ölüme daha fazla yol açan klinik durumlardan biridir. Sepsis, vücutta bir enfeksiyona sebep olabilen bakterilerin kana karışmasıyla beraber vücuttaki bağışıklık sisteminin bu bakterilere karşı büyük bir tepki göstermesiyle gün yüzüne çıkmkatadır. Sepsis, vücudun enfeksiyonlara karşı verdiği en ağır yanıttır ve tedavi edilmedi sürece ölümcül olarak yaşanmaktadır.

Konuşma bozukluğu, zihin bulanıklığı, aşırı titreme, kas ağrısı, ateş, tüm gün idrar yapamama durumu, şiddetli nefes darlığı, ciltte solukluk sepsis septomları arasında yer alır. Sepsisin önüne geçebilmenin en iyi yolu öncelikle enfeksiyonu engellemektir. Tüm kurallara rağmen sepsis geliştiği zaman, enfeksiyon odağı hızla kontrol altına alınmalı ve yoğun bakım desteğinin verilmesi hayat kurtarıcı olmaktadır.

Koronavirüs sebebiyle yaşanan kayıpların çoğu sepsis kaynaklı olduğu ve sepsisin Covid-19’ın olası sonuçlarından biri olabileceği bilinmektedir. Bakteri, mantar, virüs ve parazit gibi mikroorganizmalar, mevsimsel grip virüsleri, kuş ve domuz gribi virüslerinin yanı sıra koronavirüs kaynaklı da ortaya çıkabileceği düşünülmektedir. Yeni Koronavirüs hastalarından hastalığını ağır geçirenlerin bir kısmında, sepsis sebebiyle çoklu organ yetmezliği yaşanmaktadır.

Ağır sepsis vakalarında tüm vücutta yangısal bir süreç meydana gelir ve buna septik şok adı verilir. Septik şok beraberinde tansiyon düşüşünü getirir ve ölümle sonulanır. Enfeksiyonla mücadele için antibiyotik tedavisi, solunum desteği, kan basıncını artırmak ve su kaybını önlemek için sıvı yüklenmesi yaşamsal bir öneme sahiptir.

Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın (COVID-19) Hamileler Üzerindeki Etkileri

Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın sağlık açısından risk oluşturabileceği gruplar arasında hamileler bulunmaktadır. Gebelerin hormonal değişikliklerinden dolayı hem yapısal olarak, hem de bağışıklık sistemlerinde meydana gelen değişimler sebebiyle solunum hastalıklarına yakalanma riskleri bulunmaktadır. Özellikle 35 yaş üzeri, akciğer hastalıklarına sahip, kalp, böbrek ve HIV pozitif olan gebe bayanlar risk grubu içerisinde olduğu bilinmektedir.

Yeni Koronavirüs Hastalığı (Covi-19’un) hamilelerde düşük gibi sorunlara sebep olup olmadığı konusunda henüz yeterli veri bulunmamaktadır. Hamilelerin enfekte olması durumunda bunun bebeğe geçip geçmeyeceği ile ilgili konuda da yeterli bilimsel veri bilinmemektedir.

Gebe kadınların olabildiğince temastan kaçınması ve bu sebeple kalabalık ortamlarda yer almaması gerekir. Virüsün en çok damlacık yoluyla bulaştığı bilinir ve gebelerin etrafında öksüren yada hapşıran kişiler var ise ortamdan uzak uzaklaşılması gerekmektedir. Bunun dışında sağlıklı beslenmeli, bol sıvı tüketmeleri, vitaminlerini ihmal etmemeleri, kefir veya ıhlamur gibi sıcak ve sağlıklı içecekler tüketmeleri aynı zamanda da egzersizlerini mutlaka yapmaları tavsiye edilmektedir.

COVID-19 Olan Anne Emzirmeye Devam Edebilir Mi?

Emziren annelerde Covid-19’un sütten geçtiğine dair bilimsel bir kanıt bilinmemektedir. Yine aynı şekilde koronavirüs türlerinin sütten bebeğe geçtiğine dair bir kanıt bulunmamaktadır. Ama emziren annede koronavirüs şüphesi varsa, hijyen kurallarına üst düzeyde dikkat edilmesi gerekir.

Annenin, bebeği emzirmeye ara vermesi tıbben önerilmemekte, annenin emzirmeden önce ellerini güzelce yıkaması ve eğer mümkünse sütü sağarak enfeksiyon riski olmayan bir birey tarafından biberon aracılığıyla bebeğe verilmesi önerilmektedir.

Gebelikte Korona Geçirmek Tehlikeli mi? – Video

Neredeyse bir yıldır covid-19 paniği yaşıyoruz. Siz yada çevrenizden birileri koronavirüs geçirdiniz mi? Belirtilerini yaşadınız mı? Gebelikte virüse yakalanan bireyler oldu, binlerce kişi hayatını kaybetti. Sizler Covid-19 hakkında neler düşünüyorsunuz? Bizlerle düşüncelerini yorum yaparak paylaşabilirsiniz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bizi Takip Et

Vücut kitle indeksi hesaplayıcı

cm
kg